İstanbul’da yaşayan Dersimli mey ve zurna eğitmeni Ali Basık (49) oğlu Ali’nin henüz 6 aylıkken, çaldığı mey ve zurnaya tepki verdiği görünce 2 yaşında kendisine küçük bir asma davul aldı. O tarihten beri babasının verdiği eğitimle asma davul çalan Ali, şimdilerde 12 yaşında. Babasının çaldığı zurnaya davuluyla eşlik eden Ali, bu süreç içerisinde kendisini son derece geliştirdi. Her yıl memleketi Tunceli’ye gelen Baba Ali Basık, ilçeleri gezerek oğluna hem yöresel kültürü öğretiyor hem de zaman zaman oğluyla düğünlere katılıyor. Bu yıl oğlunun yanı sıra mey ve zurna eğitimi veren öğrencisi Umut Rüzgar Yıldırım’ı da alan baba Ali Basık, Pülümür ilçesinde hem oğlu hem de öğrencisiyle birlikte mini bir dinleti gerçekleştirdi.
İstanbul Sultangazi’de mey ve zurna eğitmenliği yaptığını söyleyen Ali Basık, “Şu anda memleketime geldim. İlçelerimi dolaşıyorum. Oğlumla, öğrencimle beraber buradaki kültürü onlara anlatmaya çalışıyorum. Bu gün öğrencimle kayıt yaptık. Mey ve zurna dersleriyle ilgili bilgiler paylaştık. Pülümür’de düzenlenen Müzik Köyü etkinliklerine katıldık. Yöremize her yıl geliyorum. burada oğlumla beraber düğünlerde çalıyoruz” dedi.
Oğlu Ali’nin 2 yaşından beri asma davul çaldığını söyleyen baba Ali Basık, “Oğlum 6 aylıkken kundakta üç, dört nota sesi veriyordum ve tepki gösteriyordu. Bundan dolayı bu çocukta müzik kulağı var dedim. Sonra kendisine küçük bir asma davul aldım. O davulla başladı çalmaya. Bu arada kısa kısa videolar çekip kayıt altına aldım hem oğluma hatıra olsun diye hem de kültürümüz için. Şu anda 12 yaşında ve 2 yaşından beri davul çalıyor. Ayrıca bateri de çalabiliyor” diye konuştu.
2 yaşından beri davul çaldığını söyleyen Ali ise, “Tunceli Ovacık Eğripınar Köylüyüm. Düğünlere gidiyorum. Babam, yanlış bir şey çaldığım zaman beni uyarıyor ve hemen düzeltiyorum. Babam, benimle çok ilgileniyor. Bu işi yaptığım için çok mutluyum” şeklinde konuştu.
Basık’ın öğrencisi Umut Rüzgar Yıldırım da Bakırköy Güzel Sanatlar Lisesi Türk Halk Müziği bölümünde okuduğunu belirterek, “Müzik serüvenine Soner Altıkulaç bağlama hocamla başladım korona zamanlarında. İlerleyen zamanlarda aslında müzik okumayı düşünmüyordum. Ama sonra müziğin bana ve herkese huzur verdiğini ve insanlara sağlıklı geldiğini düşündüm. Beni iyileştirdiği gibi herkesi iyileştirebilir diye düşündüm. Okuluma başladığım zaman ana enstrüman olarak Azerbaycan Tarı çalıyorum. Lakin mey ve zurnaya bir merakım vardı çocukluğumdan beri. Bu merakımla Soner hocam beni Ali Basık hocamla tanıştırdı. Bir buçuk yıldır Ali Basık hocamla mey, turna çalışmaları yapıyoruz. Burada Müzik Köyü atölyesine katıldım. Bazı kurslara çalmanın yanında bağlama hocamla düğün dernek işlerine de gidiyorum” ifadelerini kullandı.



