Alevi Kültür Dernekleri Pülümür Şubesi, Pülümür Cemevi’nde Suriye’de Alevilere karşı HTŞ terör örgütü tarafından işlenen insanlık suçlarını protesto etmek amacıyla basın açıklaması gerçekleştirildi.
Açıklamada konuşan Cemevi Yöneticisi Ali Rıza Dalkılıç, Alevi toplumuna yönelik, baskı, katliam ve sürgün olaylarına bir yenisinin daha eklendiğini belirterek, “Ne yazık ki bin yıllardır devam eden bu insanlık dramının yeni halkası Suriye’de gerçekleşmektedir. Suriye’de iktidarı ele geçiren cihatçı HTŞ yönetiminin Alevilere yönelik katliamları tüm dünyanın gözü önünde devam etmektedir. İktidarı ele geçirdiği günden beri HTŞ yönetimi de tıpkı içinden çıktığı İŞİD ve El Kaide gibi cihatçı örgütlerin kullandığı insanlık dışı yöntemlerle kendisi gibi inanmayan, kendisi gibi düşünmeyen, kendisi gibi bir yaşam tarzına sahip olmayan tüm halklara karşı soykırım suçu işlemeye devam etmektedir. Özellikle Alevilere karşı intikamcı ve her biri insanlığa karşı suçlar kategorisinde olan suçlar işlenmeye devam etmektedir” dedi.
60 yıllık baskıcı Baas rejiminin devrilmesine rağmen Suriye halklarının insani dramının bitmediğini söyleyen Dalkılıç, “Türkiye ve dünyanın birçok ülkesinde "terör örgütü" listesinde yer alan ve İŞİD ile bağlantıları nedeniyle insanlığa karşı işlenen suçlardan sorumlu olduğu bilinen cihatçı HTŞ; Türkiye'nin açık desteği ile Suriye’de iktidarı ele geçirmiş ve cihadist olmayan topluluklara karşı soykırıma varan katliamlar uygulamaya başlamıştır. Türkiye devlet yetkilileri başta olmak üzere AB ülkeleri ile ABD yönetimi HTŞ ile görüşme sırasına girerek, HTŞ ve içerisinde çıktığı İŞİD örgütünün işlediği insanlık suçlarını görmezden gelmişlerdir. Yaratılan bu durum HTŞ yönetiminin daha da pervasız davranmasına yol açmıştır. İktidarı ele geçirdiği ilk günlerden başlayarak Alevi inanç merkezleri ile Alevi inancına mensup halkları hedef almış, silahsız ve savunmasız sivil Alevileri katletmeye başlamıştır. Dünya kamuoyundan gelen tepkiler üzerine Alevilere yönelik saldırıların kendileri dışındaki paramiliter gruplarca yapıldığını ya da Baas rejimi artıkları ile yaşanan çatışmalar biçiminde ifade ederek bir yönüyle kendi sorumluluklarını gizlemeye çalışırken, diğer bir yönüyle de yaratılan manipülasyon sayesinde kamuoyunu yanıltmaya çalışmaktadırlar” diye konuştu.
Alevilere yönelik katliam, soykırım suçlarını gösteren görüntü ve haberlerin gelmeye devam ettiğini kaydeden Dalkılıç, “Sivillerin yaşam hakkı ciddi şekilde tehdit edilmekte, yaşlı, kadın, çocuk ayrımı yapmadan masum insanlar öldürülmekte, zorla yerinden edilmekte, yaşanan işkence ve tecavüz olaylarıyla birlikte büyük bir insani dram yaşanmaktadır. Alevi inancına mensup sivil insanlara her türlü aşağılayıcı muamelenin pervasızca uygulandığını ortaya koyan görüntüler ve haberler insan onurunun korunması konusunda herkesi sorumlu davranmaya çağırmaktadır. Yaşananlara sessiz kalınması barbarlığı daha fazla cesaretlendirmekte ve tüm insanlığın vicdanını yaralayan olayların yaşanmasını kolaylaştırmaktadır. Biz Aleviler; Pirimiz Hace Bektas Veli’nin "Dili, dini, rengi, cinsiyeti ne olursa olsun iyiler iyidir" sözünü hatırlatır, uluslararası insan hakları örgütleri ile demokratik kamuoyuna ve başta Türkiye olmak üzere tüm dünyaya sesleniyoruz: HTŞ yönetiminin Alevilere yönelik bu insanlık dışı saldırılarını durdurmak için acil olarak harekete geçin ve bu barbarlığı durdurun. İnsan onurunu korumak için herkesi harekete geçmeye çağırıyoruz. Susmak, barbarlığa suç ortaklığı demektir” ifadelerini kullandı.