https://www.dersimekspres.com/files/uploads/user/3314f6f8715a1ce0080e77ea7b47f608-2258296773350f4b9d81.jpeg
Cihan SÖYLEMEZ

Seyit Rıza ve Şeyh Said; Aynı dili konuşan farklı mezheplerde İki Ayrı Dünya ve Gündemdeki Tartışma Üzerine;

17-12-2023 16:13 1450 kez okundu.

 

  1. Şeyh Said “isyan” etmiştir, Şeyh’in isyanına Zaza aşiretleri Şeyh ile aralarında itikadi bağ olduğu için destek vermiştir. Ancak Kürt aşiretleri şehirlisi veyahut köylüsü, Şeyh Said’in isyanına destek vermemişlerdir. Zamanın ayrılıkçı görüşlere sahip Kürt hareketleri hem Şeyh Said isyanını şaşkınlıkla karşılamış hem de bekle-gör politikası izleyerek sonrasında Şeyh Said isyanını, Kürtlük adına olduğu gibi bir hüviyet biçmişlerdir.
  2. Şeyh Said’in isyan gerekçeleri dine dayanmaktadır. İstanbul’da 31 Mart 1909 Şeriat Ayaklanması ne amaçla yapıldıysa, Şeyh Said’in isyanı da aynı şeriat dairesinde konumlandırılabilir.
  3. Şeyh Said’in isyanı başarılı olsaydı, ne bir Zaza ne de bir Kürt devleti kurulmayacaktı. Şeyh Said isyanı başarılı olsaydı Türkiye Cumhuriyeti tekrardan Osmanlı Hilafet ve Saltanat düzenine dönecek, muhtemelen de İstanbul veya Ankara’da yeni Hilafetçi rejimin ilk işi de Şeyh Said’e paye vermek ya da her ihtilalin kendi yaratıcılarını yemesi gibi Şeyh Said’i de dara çekmek olacaktı.
  4. Şeyh Said’in isyan etmesi ve neticesinde idamı, hukuken pek tartışılan bir mevzu değil. Şeyh Said başarılı olsaydı ve Mustafa Kemal, Şeyh’in esiri olsaydı aynı akıbeti Şeyh Said’in kendisi de Mustafa Kemal’e pek tabii reva görecekti. Bu nedenle Şeyh Said’in idamının toplumda yarattığı infialin büyüklüğünden ziyade naaşının aileye teslim edilmemesi daha büyük bir infial yaratmıştır.
  5. Şeyh Said isyanına rağmen idam edilmeye bilir miydi? Osmanlı zamanında bu tür pek çok isyanın sonucunda, Osmanlı Hükümeti isyancıyı affeder, sürgüne gönderir bazen de isyancıya hükümette nazırlık dahi verirdi. Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın çocukları ve torunlarına vezirlik verilmişti. Şeyh Said neticede idam edildi ve bir bağışlanma olayı da Cumhuriyet’in Robespierre ruhu nedeniyle pek tabi de mümkün olmadı.
  6. Şeyh Said’in bugün muhtemelen seküler/laik yaşayan torunları olduğu gibi dindar yaşayan torunları da vardır. Bugün bu ailenin fertleri belki de Mustafa Kemal’in partisine oy dahi vermişlerdir.
  7. Şeyh Said’in idam kararının haklılığı ve haksızlığı tartışılabilir ancak şahsiyeti hakkında hakaret içeren yorumların Milliyetçilik, İlericilik, Komünizm, Solculuk ve Kemalizm adına yapılması anlaşılır değildir.
  8. Şeyh Said’i yargılayan ve idam eden mahkeme ve rejim dahi Şeyh Said’in manevi kişiliğine hakaret etmemişken, Fatih Altaylı’nın yılların tecrübesine dayanan gazeteciliğine rağmen Şeyh Said’e hakareti sadece kendisinin tarih ve toplum okumalarının ne kadar sığ ve slogancı bir düzeyde olduğunu gösterir.
  9. Tarih ve gelinen aşama bugün Mustafa Kemal’in Laiklik ve Din konusundaki yorumlarını ve bazı pratiklerini haklı çıkarmıştır. İslamcılık İdeolojisinin iflas ettiği bir dünyada ve İslamcılık ideolojisinin Türkiye’yi bir karanlığa hapsetmek istediği dönemde Türkiye’de hem Kürtler’de hem de Zazalar’da seküler ve laiklik yanlısı eğilimler güçlenmiş ve Hüda-Par gibi Kürt-İslamcı , Zaza-İslamcı partilere karşın, Kürtler’de ve Zazalar’da seküler ve ulusalcı eğilimleri olan partilere oy verme eğilimi de artmıştır.
  10. Şeyh Said’in üzerinden bir mitoloji yaratan Türk/Kürt/Zaza tarihçiliği bugün Şeyh Said’in isyan havzasında ki seküler ve laik yaşam ve düşüncesinin temelinde Şeyh Said’in düşün ve yaşam dünyasının olmadığını göz ardı etmektedir.
  11. Şeyh Said isyanı esasında Ankara hükümeti üzerinde Kürtlerin ve Zazaların etnik kültürel haklarının tanınması üzerinde ortaya çıkabilecek pozitif bir durumu da berhava etmiş ve Ankara hükümetini obsesif bir siyasi tavra sürüklemiş, isyanın neticesinde Hasan Hayri Kangozade gibi barışçıl siyasetçiler de idam edilmişlerdir.
  12. Şeyh Said’in isyan etmek istemediği, Şeyh Said’in yaşadığı bölgede ki bürokrasi ve jandarmamın baskı ve keyfiyetiyle bir oldu-bittiye getirilip aniden kendisini bir isyanın başında bulduğuna ilişkin çeşitli tarihsel analizleri de göz ardı etmemek gerekir. Zira Şeyh Said’e sığınan kişilerin aranıyor olması, Şeyh Said’in “bext” denilen sığınma hakkını çiğnemek istememesi neticesinde isyana sürüklenmesi, Şeyh Said’i isyana mecbur ettiğine ilişkin anlatılara da kulak vermek gerekir.
  13. Özgür Özel’in CHP adına yapmış olduğu açıklama son derece yerinde olup, tarihi ve toplum ilişkisini, ideolojik at gözlüklerinden azade okuyarak bu konunun CHP’nin gündeminde negatif yönden olmamasını sağlaması, müspettir ve mühimdir.
  14. TKP’nin açıklaması ise ergen bir solculuk anlayışının ve tarihi ak-kara diye okuyan sığ bir aklın ürünüdür. CHP’nin TKP’nin bu ilericilik oyunun peşine düşmemesi ve MHP ile TKP’yi aynı çizgiye getiren algı operasyonunu dışında konumlanması, Şeyh Said’in manevi şahsına saygı duyan ancak İslamcı bir rejimi de istemeyen Kürt ve Zaza seçmeni açısından dikkat çekici olduğu bir gerçektir.
  15. Şeyh Sait ile Seyit Rıza’nın aynı posterde yer alması seküler Kürt ve Zaza milliyetçiliğinin tezahürü olabilir. Ancak şunu belirtmek gerekir ki ;
  16. Seyit Rıza ile Şeyh Said’in ayrı/farklı yanları vardır.
  17. Şeyh Said “isyan” etmiştir veya “isyana” mecbur bırakılmıştır. Şeyh, İsyanın başlaması ile şehirler kuşatmış ve şehirler de kısa süre bir hakimiyet sağlamıştır.
  18. Seyit Rıza ise “isyan” etmemiştir. Seyit Rıza bir asi değil bir direnişçidir. Direnişi ise kendi hakikatini anlatmaktan başka bir ihtivayı içermez.
  19. Seyit Rıza’nın bir hilafet ve saltanat gibi Osmanlı özlemi içinde olan bir dini siyasi hareketi yoktur. Şeyh Said’in ise vardır.
  20. Seyit Rıza’nın, Şeyh Said’in hareketine askeri veya maddi bir desteği de yoktur. Zira iki şahsiyet tarih boyunca ne yüz yüze gelmişlerdir ne de birbirlerine düşmanlık etmişlerdir. Aralarında mezhep temelli bir çatışma olmamıştır. Şeyh Said’in kendisi de Aleviler aleyhine bir söz etmemiştir.
  21. Seyit Rıza ile Şeyh Said’e mal edilen hikayeye göre buluştukları, Seyit Rıza’nın kurban kestiği ve Şeyh Sait’in mezhepten dolayı kurban eti yemediği hikayesi gerçek olmayıp, uydurma bir hikayenin zaman içinde yayılmasından ibarettir.
  22. Seyit Rıza’nın toplumu da ile Şeyh Sait’in toplumu da Zazaca konuşmaktadır ancak her iki toplumun aralıklı olarak iki asır süren Osmanlı-Safevi harpleri ve mezhep farklılığı nedeniyle en az beş asırlık bir yabancılaşma içine girmeleri ve iletişimlerinin yok denecek kadar az olduğunu da belirtmek gerekir.
  23. Seyit Rıza’nın ve Şeyh Said’in bugün mezarları yoktur. Her iki tarihsel aktörün bugün mezar yerlerinin araştırılması ve mirasçı aile bireylerine naaşlarının iadesi, hukuki ve vicdani yönden bir devlet sorumluluğudur ve bu konu günlük politikanın oy devşirmek ve toplumu algı operasyonlarıyla kutuplaştırmak için bir aracı olmamalıdır.
Neler Söylendi?

Raştiye..

Seyit Rıza ve Şeyh Said fikriyat olarak farklı görünseler de bunun bir "arka plan"ı olamaz mı?Ezilen Zaza halkının feryadının dışa vurumu olamaz mı?..Tarihteki olaylarda bazen esas amacının dışa yansımadığını görebiliyoruz. Ya da simgesel olarak mecazi içerikle farklı biçimde tezahür edebilir.Demokrasinin olmadığı kapalı toplumlarda esas hep gizlenir ve açık olarak yapılmaz.Hele Doğu toplumlarında gizemli bir anlayış hep olagelmiştir.Biz görünen zahiri anlamıyla açıklıyoruz.Ama Batıni anlamını da akıldan uzak tutmamalıyız.Bugünün koşullarıyla tarihsel olayları doğru değerlendiremeyiz.O dönemin iç ve dış koşulları neydi, onu bilmiyoruz.Öznel bakışaçılarımız ne kadar doğru?.. 4 ay önce

Deniz

Merhaba cihan bey

CHP den millet vekili aday adayı oldunuz sizi aday göstermediler

Onumuzde yerel seçim var bence hala şansınız var CHP den belediye başkan aday adayı olabilirsiniz

Ama size tavsiyem eğer böyle bir niyetiniz varsa öyle bir paragrafla TKP ye ergen solcu filan diyerek CHP ye yaranamazsıniz



4 ay önce