8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle Dersim Kadın Platformu üyeleri yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Gün nedeniyle Sanat Sokağı’nda bir araya gelen ve erkeklerin de destek verdiği açıklamaya katılan kadınlar, alkış ve sloganlarla Seyit Rıza Meydanı’na kadar yürüyüş gerçekleştirdi.
“Hayatlarımızı enkaza çeviren bu düzeni örgütlenerek değiştireceğiz!” pankartı açan kadınlar, mücadeleyi büyütme çağrısında bulundu.
8 Mart’ın tarihsel gelişimine vurgu yapılan açıklamada, yaşanan depremlerin yarattığı travmaların yanı sıra, hükümet politikaları da eleştirildi.
İstismar, şiddete yönelik tepkilerini dile getiren kadınlar, taleplerini şöyle sıraladı:
Temel yaşamsal ihtiyaçlarla ilgili gerekli adımlar acilen atılmalıdır.
Kadınlara özgü hastalıkların engellenebilmesi için duş, tuvalet ve her türlü hijyen imkanı ivedilikle sağlanmalıdır.
Kadınların güvenliğini sağlayacak hukuki ve idari tedbirler içil acil eylem planı oluşturulmalıdır.
Deprem sebebiyle ailelerini kaybeden çocuklar devletin sosyal hizmet imkanları kullanılarak güvenli ortamlarda, gelecekleri garanti altına alınacak şekilde korunmalı, psiko-sosyal destek sağlanmalıdır.
Kadınlara yönelik her türlü ayrımcı uygulamaya son verilmelidir.
Deprem yardımları erkeklerin hesabına yattı. Aile konutu tahsis edilen ve boşanma sürecinde olan kadınlar için yoksulluk derinleşti.
Televizyon yayınlarında toplanan milyarlarca liralık paralar halkın ve kadınların ihtiyaçlarını gidermek için kullanılmalı, şeffaf bir biçimde kamuoyuyla paylaşılmalıdır.
İlimizde depremde riskli bölgeler arasında sayılmaktadır. Depreme hazırlık konusunda resmi kurumlar ve sivil toplum örgütleri üzerine düşeni yapıp gerekli önlemleri almalıdır.
Deprem sonrası yaşadıklarımızın da gösterdiği gibi biz halk olarak kendi yaralarımızı dayanışmayla, bir arada olarak sarma gücüne sahibiz. Hepimiz biliyoruz ki bizlerin hak ettiği hayatlar; depreme dirençli kentler ve bu kentlerde kadınlar ve çocuklar için güvenli koşullar, yoksulluğun açlığın olmadığı, eşit ve özgür hayatlardır. Bu hayatı kazanmak için bugün dayanışmayla yaralarımızı sarıyoruz. Ancak biz kadınlar olarak söz veriyoruz, bize yaşatılan bu felaketin hesabını da soracağız. Hak ettiğimiz hayatı kazanmak için tüm kadınları hep birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz.
Son olarak 3 yıl önce kaybedilen ve bir daha kendisinden haber alınamayan Munzur üniversitesi öğrencisi Gülistan Doku’yu unutmadık. Unutturmayacağız. Gülistanın akıbeti belli olana kadar alanlarda sormaya devam edeceğiz. GÜLİSTAN DOKU NEREDE?
